gündem maddesi olarak "bedenimiz bizimdir"
içinde yaşadığımız bedenin sahibi biz miyiz? bu sorunun bir çok farklı cevabı var ama en yaygın ve birbirine en zıt 2 görüş şunlar:
1) evet, bedenim benimdir ve onunla ne yapacağıma ben karar veririm.
2) bedenim şu acınası kısalıktaki hayatımı içinde sürmem için bana emanet edilmiş bir kılıftır. nasıl kullanacağıma dair bir kullanım kılavuzu da var ancak kullanım kılavuzuna uymak yada uymamak benim elimde. bu uygunsuz kullanım sonucu oluşacak ürün ömrünün kısalması yada garanti kapsamı dışında kalma durumları da beni ilgilendirir. her koyun kendi bacağından asılır.
bu iki görüş her ne kadar aynı noktada buluşuyor gibi gözükse de kazın ayağı öyle değil. ilk görüş tanrı tanımaz bir yaklaşımın ürünü. ikincisi ise evet tanrı ve öbür dünya var ve ben kendi isteğimle cızbız köfte olma yolunda ilerliyorum.
Bedenimizin bize emanet verildiği ve bu emaneti nasıl kullandığımız ile ilgili geri dönüşüm alınacağı muhakkak, önemli olan emanete ihanet etmeden sahibine verebilmek..
YanıtlaSil